Kayıtlar

Ağustos, 2009 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Alevilerdeki partileşme fikri neyi ifade ediyor

Bir süredir, başını bir bölüm Alevi yönetici ve kanaat önderinin çektiği partileşme tartışmaları yapılıyor. “İmam hatiplilerin yönettiği bu ülkeyi Alevi kökenliler, solcular niye yönetmesin” cümlesinden hareketle yürütülen tartışmaların hareket noktasını Alevilerin talepleri oluşturuyor. Daha önceki başarısız tecrübeleri de dikkate alanların karşı çıktığı; sol parti ve çevrelerin soğuk baktığı “nasıl bir Türkiye istiyoruz” taslağı, Alevilerin taleplerinden hareketle demokratik bir Türkiye’nin ancak böyle bir parti aracılığıyla kurulacağı iddiasını dillendiriyor. Öte yandan, Zaman Gazetesi ve uydusu Aksiyon da bu süreci dikkatle izliyor; izlemekle yetinmeyip kamuoyuna duyuruyor. Geçen haftalarda partileşme haberini sütunlarına taşıyan bu çevre, bu haftaki(31-6 Ağustos 09) Aksiyon’da da Murteza Demir ile Alevilerin CHP’ye verdiği desteği ve dolayısıyla Alevilerin arayışını konu etmiş bulunuyor. Aleviler sahipsiz mi? Bütün bu tartışmaların hareket noktasını Alevilerin desteğini alan CHP’n

Kürt sorunu, Türk sorunu, nerde bunun ilk kaynağı!

Hükümet, 2007 genel seçimleri sonrasında “açılım” ile yaklaşmak istediği Kürtler ve Alevilere şimdi de “çalıştaylar” yöntemiyle ulaşmak istiyor. “Açılım”a mesafeli duran söz konusu tarafların “çalıştaylar”a katıldığı dikkate alınırsa sorunların çözümüne ilişkin umudun yüksek olduğu anlaşılıyor. Alevilere ilişkin “çalıştaylar”a doğrudan Alevi örgütleriyle başlayan Hükümetin, Kürt “çalıştay”ına Bahçeli’nin “12 kötü adam” dediği gazeteci ve yazarlarla başlatması, bu alandaki zorluklara da işaret ediyor. Nihayetinde Alevilerin taleplerinin karşılanmasının zor bir tarafı bulunmuyor. Hükümetin, “çalıştay”da çıkan eğilim doğrultusunda atacağı adımların sorunu çözeceğine ilişkin farklı Alevi çevrelerinde bir mutabakat da gözleniyor. “Aleviler kendi aralarında dahi anlaşamıyorlar” tezinin “çalıştay” ile birlikte çöktüğü de dikkate alınırsa top şimdi Hükümette görünüyor. Alevilerin taleplerine ilişkin adımı, daha karmaşık görünen Kürt sorununun çözümüne ilişkin umutları artıracağı da dikkate