Kayıtlar

Mayıs, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Aslolan hayattır, hayat ise BeşiktAşk(*)

Resim
Biri din, diğeri futbol olmak üzere iki şey için afyon kavramı kullanılır. Gençlik yıllarında söylediği “ din halkın afyonudur”  sözü ile Marx’ın, gerçek sorunlar yumağı içinde çaresiz kalan halkın din aracılığıyla ulaştığı huzuru aldatıcı bir mutluluk olarak tanımladığını biliyoruz. Aynı tanımlama, özellikle 20. Yüzyılın ikinci çeyreğinden itibaren futbol içinde yapılmış bulunuyor. Salazar’ı “ futbol, fado, fiesta ” üçlemesiyle Franco’yu ise halkı yönlendirmek için ustaca kullanılan araçlardan biri olan futbolun oynandığı alanları “ uyku tulumu ” olarak tanımlamasıyla hatırlıyoruz. “ Afyon”  tanımlamasının yerli yerine oturup oturmadığı tartışılabilir; ama tartışmasız bir gerçek var ki dinin de, futbolun da, en azından Türkiye’de

Limon yetmez; tekila ve tuz da istiyoruz!

Resim
YSK’nın yasaya aykırı olarak geçerli saydığı mühürsüz oylar sayesinde kabul edilen Anayasa paketi kesinleşti ve böylece Erdoğan’ın partisine geri dönmesinin önü açıldı. Böylece fiilen hiç ayrılmadığı AKP’yi hukuken de yönetme ve Türkiye’nin yıllar önce vazgeçtiği partili Cumhurbaşkanlığı görevini yerine getirme hakkına kavuştu. Bu durum, sandık kapanır kapanmaz hayır oyu atanların tamamıyla evet atanların önemli bir bölümünün sonuçların şaibeli olduğuna ilişkin mutabakatını daha da belirginleştirdi. 1 Mayıs meydanlarının önceki yıllara oranla daha kalabalık ve coşkulu olması da bunu göstergesi! İşte ve “ ahval ve şerait ” içinde yerel, genel ve Cumhurbaşkanlığı seçiminin yapılacağı 2019’a doğru yol alıyoruz. BİR NOKTADAN SAYISIZ DOĞRU GEÇER! Referandum, bir matematik kuralı olan bu sözü sosyal hayatta da doğrulamış oldu. Farklı doğruların kesişme noktası halindeki hayır oylarının yekpare durması halinde 2019 seçimlerinin AKP ve Erdoğan açısından zorlu geçeceği anlaşılı