CHP Kürt sorununa ortak olabilir mi?
Bir kez daha “dil ağrıyan dişe değdi” ve onca demokrasi ve özgürlük vurgusuna karşın referandum propagandasının kilitlendiği nokta Kürt sorunu oldu. Çatışmaların ve ölümlerin arttığı bir ortamda PKK’nın 13 Ağustos-20 Eylül arası için almış olduğu ateşkes kararı, referandumun gündemini de belirledi. Şimdi, dikkatler, PKK ile ne konuşulduğuna ve ateşkes kararının alınması için ne vaat edildiğine yöneltilmiş durumda. Öte yandan, CHP, yıllardır terk ettiği Kürt illerinin her birini yeniden keşfediyor; keşfettikçe kralın çıplak olduğu gerçeğiyle karşılaşıyor. Bu karşılaşmanın Hükümet’i rahatsız ettiğiyse açıkça görülüyor. Kürt sorununda kitleleri ikna eden taraflardan birini AKP, diğerini de yasal zeminde BDP ile ifadesini bulan çevreler oluşturduğu biliniyor. İçinden geldiği İslamcı damar üzerinden Kürt kitlelerle iletişim kurabilme başarısını gösteren AKP’nin rakipsizliğiyle “kurşun adres sormaz” yöntemi üzerinden sürecin aktörü haline dönüşe PKK’nın durduğu noktanın ürettiği çözümün ne o...