Kayıtlar

Haziran, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Faşizm Bir Ruh Halidir!

Resim
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD'nin Cumhuriyetçi Başkan Adayı Donald Trump'ın isminin İstanbul'daki AVM'den kaldırılmasını istemiş. Bir de itirafta bulunmuş: “Ben de bir yanlış yaptım oranın açılışını yaptım."   Bu cümleyi okuyunca öncelikle önümüzdeki günlerde kitapçı raflarındaki yerini alacak ve yan tarafta kapak tasarımını gördüğünüz “ Kişiliğimiz İtibarımızdır ” adlı kitabımın ön sözünü paylaşmak istedim. Olduğu gibi aktarıyorum: “ Malum, bilgi çağındayız! Çağın en belirgin özelliği, her şeyde ve her yerde bilginin belirleyici olduğu gerçeğidir. Ulus devletin sınırlarını aşıp, bütün bir dünyayı küçük bir köy haline getiren de bilgidir. Bilgi, aynı zamanda başarılı bir yönetim sürecinin anahtarıdır. Bilgi sahibi olmak, başarının kapısını aralar. İster kişisel isterse de kurumsal olsun; süreç yönetimi açısından itibar da başarının ayrılmaz bir parçasıdır. HER YOL MUBAH MI? Köle olarak getirildiği İtalya’da ünlü bir düşünür olarak

Baba Adam!*

Resim
Bugün Babalar Günü! Daha önce de yazmıştım; 8 çocuğu vardı ve " kıldan ince terazisi ile " hiç birini diğerinden ayırmazdı. Sonra 12 Eylül Darbesi oldu ve ben çıktım " sahne "ye! İşte o günden sonra diğer 7 çocuğunu bir kenara bırakıp, benim derdime düştü. Mamak'tayken  Ankara 'ya yerleşti. Çorum'a gönderdiler, ardımdan geldi. Tercan Cezaevi'ne gittiğimde ise akşam sabah oradaydı. Ardından da  Van 'da zorunlu ikamete tabi tutmuşlardı; oraya da gelmişti. Yanda gördüğünüz fotoğraf, orada çekildi. ELDEKİ TESBİH! Dervişane sakinliğine sahip bir insandı ama beni 12 Eylülcülere kaptırdıktan sonra hep meydan okuyan bir hal edindi. Elindeki tesbihe dikkatinizi çekerim! Çorum'dan Tercan'a nakledildiğimde, cezaevine giriş işlemlerimi yaptırmadan önce herkesin beni görmesini sağlamak için adeta gövdesini ortaya koymuştu. İstediği sonucu da aldı. Anlam verememiştim! Meğer gördüğüm işkenceler sonucu sakat kaldığıma ilişk

Nazım Hikmeti Anmak!

Resim
Bugün 3 Haziran! Büyük Şair Nazım Hikmet, 3 Haziran 1963’de sonsuzluğa göçtü. Yeri geldikçe dikkat çektiğim gibi burada doğmuş, şairliğe burada adım atmış ama çok sevdiği Türkiye’sinden uzakta hayata gözlerini yummuştu. Hasan Hüseyin’in dizelerinin diliyle söylersek, “Haziran’da ölmek zor!” O’nun bırakıp gitmek zorunda kaldığı bu güzel ülke, hep, şiirdeki gibi olmuş: “sokakta tank paleti  sokakta düdük sesi  sokakta tomson          sokağa çıkmak yasak” Daha dün, Gezi Eylemlerinin üçüncü yıldönümünde çepeçevre sarmışlardı, zamansız yitirdiğimiz canlarımızı anmak isteyenlerin etrafını. Nazım’ın gözü hep burada olmuş; bazen aşk şiirleriyle çoğu zaman memleket sevdasıyla. Hapishaneyi de, aşkı da, kurtuluşu da O’ndan iyi anlatan yoktur! Belki de bu yüzdendir; aşık olan herkes için Nazım’ın şiirleri birer başucu ilacıdır . “Gözlerine bakarken güneşli bir toprak kokusu vuruyor başıma, bir buğday tarlasında, ekinlerin içinde kayboluyorum… BU CEHENNEM, BU CENNET!