Mehmet Ağar’ın Sola Dair İfşaatları
Babam, “sen doğru ol,
gayret Allahındır” dedikçe yüzüme müstehzi bir ifade gelip otururdu.
İçimden hep, “ne
zaman?” sorusu geçerdi.
TBMM Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu'nun davet ettiği
ünlü isimlerin arasında olan Mehmet Ağar, "Sol örgütler de bizim sandığımızın tersine, zararsız, eline bıçak almamış
insanlar çıktı" ifadesini kullanınca aklıma babamın sıkça kullandığı o
söze karşılık içimden geçirdiğim “ne
zaman?” sorusunun cevabı da kendiliğinden verilmiş oldu.
O zaman, bu zamanmış!
Yaşadıklarımdan biliyorum; Mehmet Ağar, bize, benim
yaşıtlarıma çokça işkence yapılmasına, çoğunun sakat kalmasına yahut işkence
sırasında yaşamını yitirmesine neden olmuş biri.
Zaten Susurluk’ta kamyona çarpan devletin “bağırsakları”ndan ortalığa saçılan kokular
nedeniyle suçlu bulunup beş yıl ceza aldığını da biliyoruz.
KAYIP
ÇOCUKLAR VE BİN OPERASYON!
“Bin Operasyon”
yapmıştı ve o “operasyonlar”
sonucunda sayısız annenin çocuklarının kaybolmasına yol açmıştı.
604 haftadır çocuklarını arayan Cumartesi Anneleri’nin acılarının
baş müsebbiplerinden biridir Ağar!
Kendisi gibilerinin itiraflarından anlıyoruz ki Londra’ya
sığınan eski sendikacı Mehmet Kaygısız’ın öldürülmesini bizzat teşvik etmiş.
Gazi Mahallesi’ne yönelik katliam da, kendi ifadesiyle “bin operasyon” da henüz aydınlatılmamış
ama hemen hepsinin birinci elden müsebbibi.
Kısacası, “bizim
tosunlar bana sormadan bir şey yapmaz” diyen Ağar’a yönelik suçlamalar bitmez!
Güldal Mumcu’ya söylediği, “bir tuğla çekilirse bütün duvar yıkılır” sözüyle devlet eliyle
yaratılan karanlığın üstüne gidilmemesini öğütleyen Mehmet Ağar’ın solculara
ilişkin yaptığı itirafların bir kıymeti var mı?
Elbette var!
Hemen her yazımda, “solcular
vicdanlı insanlardır” ibaresi bulunur.
Necdet Adalı’nın idamına neden olan o meşum kahve taraması
olayında olduğu gibi “Derin devletin aramıza
sızdırdığı” bazı isimlerin gerçekleştirdiği katliamlar, solun “defteri”ne yazılsa da, solcular, esas
olarak, Ağar’ın dediği gibi “temiz fikir
adamları” idik.
HA GAYRET!
Hala öyleyiz!
Nazım’ın “Tahir ile
Zühre”de dediği gibi:
“Yani Tahir'i Zühre
sevmeseydi artık Yahut hiç sevmeseydi Tahir ne kaybederdi
Tahir'liğinden”
Kısacası kıymetsiz birinin, sola dair bir gerçeği dile
getirmiş olması bize halel getirmez!
Yani Ağar, “Solcuların
şiddete bulaştığı önyargısını yıllarca gözümüzde büyüttük” diyerek,
kulağını tersten göstermemiş olsaydı da, biz solcuların, vicdanları olan, “temiz fikir adamları” olduğumuz açıktı.
Mehmet Ağar’ın, bize “iyi”
ya da “kötü” demiş olması, bizim için
referans sayılamaz
Bir zamanların Başbakanı Erdoğan da, Necdet Adalı için şiir
okumuş; Erdal Eren için gözyaşı dökmüştü.
İktidardar sahipleri, çıkarları neyi gerektiriyorsa onu
yapıyorlar.
Demem o ki biz “iyi
günde de, kötü günde de” vicdanımızın sesine göre hareke ederiz.
Bizden olsun ya da olmasın; dara düşen herkesin elinden
tutarız.
Ha gayret Mehmet
Ağar!
Babamın dediği gibi biz “doğruyuz”; ha gayret!
Yorumlar
Yorum Gönder